VEDİK ASTROLOJİ IŞIĞINDA ARALIK 2018
Bir yılı daha geride bırakmaya hazırlanırken yılın son ayında Ülkemiz açısından zorlayıcı gezegen etkileri devam etmekte.
Bu yıl ülke olarak önemli sınavlardan geçtik. Bu zorlayıcı enerjiler ışığında bazen kaldığımız derslerle yeniden yüzleştik, bazen de yeni sınavlar önümüze geldi. Ne kadar başarılı veya başarısız olduğumuzu elbette zaman gösterecek ama şahsi kanaatim bu dönüşümsel enerjileri randımanlı kullanamadığımız yönünde.
Vedik Astroloji’nin en güçlü bağı Karma’dır. Hatta benim inancıma göre bu disiplini oluşturan temel taştır. Tıpkı her ruh gibi, ülkelerinde karmik birikimleri vardır. Bir toplumu var eden kollektif bilinç/ruhtur. Yaşam tıpkı biz bireyleri olduğu gibi toplumları da halletmesi gerekenlerle yüzleştirir. Elbette yüzleştiğiniz konu da bilgi sahibi olmak önemlidir. Ama karmik temizlik sadece bilgi ile halledilebilecek bir şey değildir. Bilinç düzeyi gelişmedikçe öğrenilen bilginin de kullanımı kısıtlı olacaktır.
Aralık ayına geçtiğimiz ay başlayan Transit Mars-Natal Ketu kavuşumu ile devam edeceğiz. Bu etki 23’aralık tarihine kadar Ülkemiz 9.evinde ki enerjileri aktive etmeye devam edecek. Hatırlayacak olursak 9.ev; devletin başını, inanç sistemini, ülkemizde yaşayan yabancı ve azınlıkları, basın kuruluşlarını, yabancı devletleri, üniversiteler, adalet sistemi, ithalat, ihracat, deniz ve hava ulaşımı gibi konuları temsil ediyordu. Bu da burada ki sorunlara dikkatimizi çekebilir ve ani gelişmelere neden olabilir.
6 Aralık tarihin de Retro sürecini tamamlayacak olan Merkür 6.ev konuları olan tarikatlar, gizli örgütler, ordu, finansal istikrar gibi konularda ki olumsuz enerjisini sonlandırmış olacak. Jüpiter Aralık ayının çoğunluğunda güçlü ve pozitif enerjilerini yansıtıyor olsa da özellikle finans kaynaklı aksaklıkları gözümüze sokmaya devam edebilir.
Venüs’ün yöneticisi olduğu Terazi burcunda ki olumlu enerjileri Aralık ayı boyunca devam edecek. Bu süreçte sanatsal faaliyetler ve sanatçılarla ilgili dünyada ki imajımızı güçlendirecek başarı ve gelişmeleri yaşayabiliriz. En azından bu yönde güzel haberlerin gelmesi biraz olsun moralleri artırabilir.
Biraz olsun diyorum zira ayın 16’sı itibariyle Yay burcuna ve Satürn’ün yanına gelecek olan Güneş, Satürn’ü ateşiyle yakması sebebiyle 7.ev konularında bize zor süreçler yaşatabilir. Vedik Astroloji de Yanık Pozisyon dediğimiz hadise ise şudur; Bir gezegenin Güneş’e belli derecelerde yaklaşması sonucu oluşan, gezegenin vadettiği enerjilerini yansıtamadığı ve tıkandığı dönemlerdir. Her gezegen için bu derece farklıdır. Satürn Güneşe 16 dereceden yakın olduğu zaman Yanık Pozisyona düşer. Yanık gezegenler içerisinde belki de en ciddi zararı alan gezegen ise Satürn’dür. Bunun sebebi ise kadim Hint Mitolojilerin de şu şekilde geçer;
Shani (Satürn) Lord Surya’nın yani Güneş’in oğludur. Aralarında ezeli bir rekabet vardır hatta Shani (Satürn) doğduğunda Lord Surya’nın yani Güneş’in tutulduğu söylenir.
Tabi ki Satürn’ün bu kadar etkilenmesinin sebebi Mitolojik hikayelerden çok iki gezegenin temsil ettikleri ile alakalı aslında. Güneş Gücü, Egoyu, İhtişamı temsil ederken, Satürn onun tam zıttı olan Çalışmayı, Disiplini, Özveriyi ve Hizmeti temsil eder. Dolayısıyla Yanık Pozisyona geldiğinde bu özellikleri ciddi yara alır.
Bu da demek olur ki ay ortasından itibaren 7.evin temsil ettiği, dış ülkelerle olan ilişkilerimiz, her türlü anlaşmalar, ithalat, ihracat, dış ticaret konularında bizi yıpratıcı gelişmeleri tetikleyebilir.
7 Aralık Yeni Ay süreci Akrep burcunda ve Jyestha takımyıldızında ve bizim 6.evimiz de gerçekleşecek. Jyestha ateşli ve liderleri temsil eden bir yıldız olduğu için siyasi figürlerden ani ve şaşırtıcı haberler gelmesi olası.
22 Aralık Dolunayı ise Yükselen ve Ay burcumuz olan İkizler üzerinde ve Aridra Takımyıldızında gerçekleşeceği için özellikle lider konumunda olanların söylemlerine dikkat etmelerinde fayda olacağını düşünüyorum. Aksi halde tam karşıda ki Yanık Satürn nedeni ile söylemlerin sonuçları tahmin ettiğimizden çok farklı noktalara varabilir.
Sevgi ve Işık Sizlerle Olsun
Vedik Astroloji Evi
30.11.2018
VEDİK ASTROLOJİ IŞIĞINDA KASIM 2018
Kasım ayı uzun süredir ülkemizin 8.evinde gerçekleşen Mars-Ketukavuşumunun bitişine sahne olacak.
Yaz aylarından bu yana 8.ev gibi zorlayıcı, dönüştürücü bir alanda kavuşum yapan ve bu yetmezmiş gibi birde Mars’ın Retro’suna sahne olan enerji alanı 6 Kasım itibariyle sonlanmış olacak. Bu 8.ev konuları olan doğal afetler, dış borçlar, spekülatif kazançlar gibi konuların gündemden biraz olsun düşüşüne işaret etmekte.
Biraz olsun diyorum çünkü Mars ve Ketu’nun dansı ülkemiz için henüz bitmiş değil. Ülke Kuruluş haritamızda Ketu Kova burcunda ve 9.evimizde. 6 Kasımitibariyle Mars Kova burcuna yani bizim 9.evimize geçiş yapacak. Bir anlamda Transit Ketu-Transit Mars kavuşumundan, Transit Mars-Natal Ketukavuşumuna geçmiş olacağız. Bu birliktelik ile beraber yine beklenilmeyen, ani, sansasyonel ve gergin enerjilerin açığa çıkacağı anlamına geliyor. Tabi ki bu sefer bu enerjiler 9.evimizin konularını zorlayacak ve ortaya çıkaracak.
Ülkeler/Mundane Astrolojisi açısından 9.ev, otoriteyi yani devletin başını, inanç sistemini, ülkemizde yaşayan yabancı ve azınlıkları, basın kuruluşlarını, yabancı devletleri, üniversiteler, adalet sistemi, ithalat, ihracat, deniz ve hava ulaşımı gibi konuları temsil eder. Bu da demek oluyor ki 24 Aralık tarihine kadar, yani Mars Kova burcundan Balık burcuna geçene kadar bu konu başlıklarında gergin, ani ve beklenilmeyen enerjilerin aktif olacağı anlamına geliyor.
Burada özellikle 18 Kasım- 8 Aralık tarihlerine dikkat etmenizi istiyorum. Bu tarihler arasında Mars Kova burcunda ve Shatabisha (Satabişa) yıldızında ilerliyor olacak. Ülke kuruluş haritamızda da Ketu Shatabisha yıldızında yerleşmiş bulunmakta. Shatabisha yıldızı kozmik suları yönetir. 9.ev Deniz ulaşımı ile alakalı olduğundan bu tarihler arasında su ilintili konularda kaza haberleri gündeme gelebilir.
Geçtiğimiz ay başlayan Venüs Retro’su ise 16 Kasım tarihine kadar 5.evimizde devam edecek. Geçtiğimiz ay ki yazımda da bahsettiğim gibi bu Retro Sanat ve Sanatçılar, eğlence sektörü, Kadın ve çocuklar, Dış dünyada ki imajımız gibi konularda negatif etkiler üretmekte. ki zaten son günlerde ünlü bir çiftin darp, şiddet, kötü muamele olayları gündemi meşgul etmekte. Ayrıca 7 Kasım da 5.evimizde ve Terazi burcunda gerçekleşecek Yeni Ay enerjisi bu tarz konularda ki hassasiyetleri artıracak. Bu etki ayın 17’si itibariyle sonlanmış olacak ve Venüs 5.ev konularında iyicil enerjilerini yansıtmaya başlayacak.
Yine geçtiğimiz ayın en önemli gökyüzü hareketi olan Jüpiter’in Akrep burcuna yani bizim 6.evimize geçişi uzunca bir süre 6.ev konularını adeta bir büyüteç gibi gözümüzün önüne getirmeye devam edecek. Burada dikkat edilmesi gereken hadise ayın 17’sinde Merkür’ün 6.evimizde ve Jüpiter’in yanında Retrohareketine başlayacak olması. Aralık’ın 6’sına kadar 6 ev konuları içerisinde ki tarikatlar, gizli örgütler, ordu, finansal istikrar gibi konularda beklenmedik gelişmeleri tetikleyebilir.
Satürn ise Ocak 2020 yılına kadar Yay burcunda yabancı ülkeler ile olan ilişkilerimizi yöneten 7.evimizde yolculuğunu sürdürecek ve bu alanlardaki derslerimizi önümüze sermeye devam edecek.
23 Kasım da Dolunay, Boğa burcunda ve Krittika yıldızında gerçekleşecek. Bu dolunay enerjisinde gizli örgütlerle ve özellikle dış kaynaklı bir hadisenin net olarak ortaya çıkmasına vesile olabilir.
Sevgi ve Işık Sizlerle Olsun
Vedik Astroloji Evi
02.11.2018
VEDİK ASTROLOJİ IŞIĞINDA EKİM 2018
Uzun ve sarsıcı tutulmalar, gezegen Retroları derken, Eylül ayında birkaç iyicil gezegenin iyi çalıştığı burçlarda ilerlemesiyle ve Retroların sonlanmasıyla rahat nefes almıştık. Ancak Ekim ayı 2 önemli gezegen hareketiyle yine ülke gündemimizi zorlamaya hazırlanıyor.
Ülke haritamız açısından en önemli etkiyi şüphesiz ki Jüpiter verecek. 12 Ekim de Akrep burcuna geçecek olan Jüpiter, yaklaşık bir yıl boyunca bizim 6.evimizde konaklıyor olacak. Kuruluş haritamızda da Jüpiter 6.evimizde. Yani Natal/Sabit Jüpiter’imiz üzerinde Transit/Geçiş Jüpiter kavuşum yapacaklar.
Ülkeler/Mundane Astrolojisi açısından 6.ev, tıpkı bireysel haritalarda olduğu gibi zararlı/malefik çalışan yapısıyla bilinir. Komşularımızla olan ilişkilerimiz, hukuk sistemi, ordu, sağlık sektörü, yiyecek içecek sektörü, finansal istikrar gibi gayet önemli konuları temsil eder.
Şimdi, yazılarımı takip edenler Jüpiter transitinin neden bu kadar önemli olduğunu anlamamış olabilirler. Sonuçta Jüpiter, Zodyak’ın Guru’su yani Bilgesi. Bolluğun, bereketin, merhametin, inancın simgesi. Dolayısıyla onun transitinde her şey yolunda gidecekmiş gibi algılanabilir. Ama Vedik Astroloji açısından işler bu şekilde işlemiyor maalesef.
İyicil dediğimiz gezegenler düşüşte oldukları bir burçta ya da zararlı çalışan evlerde negatif etkilerini gösterebilir. Akrep burcu Jüpiter’in sevdiği bir burçtur, ama 6.ev arasının hiçte iyi olmadığı evlerden biridir (Tıpkı 8.ev ve 12.ev gibi). Bu nedenle Jüpiter, uzunca bir süre bize 6.evimizle ilgili saf gerçekleri göstermeye devam edecek. Jüpiter büyüktür, bu yüzden girdiği alanda da büyüme etkisi verir. Eğer bu alan olumluysa etki katlanarak büyür. Eğer olumsuzsa da bu olumsuzluğu gözümüze sokacak kadar da büyütür. Dolayısıyla 6.ev konularımızda iyi yapamadığımız ne varsa bu dönemde büyüyerek karşımıza çıkacak. Tabi tam tersi de geçerli, yani iyi olanlar da katlanarak büyüyecek.
Ay düğümlerinin etkisi ise bu transitte yine etkili olacak. Mart 2019’a kadar Ülke haritamızın 2.evinde (Milli servet, Maliye, Ticaret ve Bankalar) Rahu, 8.evimizde ise (Doğal afetler, Dış borçlar, Borsa, Toprak kaybı) Ketu’nun hükümranlığı devam edecek. 6-17 Ekim arası da tüm gezegenler Rahu-Ketuaksında sıkışacaklar yani Kala Sarpa Yoga etkisi verecekler. Mars-Ketukavuşumu da geçtiğimiz aylardan hatırlayacağınız gibi negatif etkiler vermeye devam edecek.
Aynı şekilde Satürn de Ocak 2020 yılına kadar Yay burcunda yabancı ülkeler ile olan ilişkilerimizi yöneten 7.evimizde yolculuğuna devam edecek.
Bunların haricinde bir diğer önemli olay ise Venüs Retro’su olacak. VenüsVedik Astrolojiye göre 6 Ekim de Terazi burcunda Retro hareketine başlayacak ve 5.evimizde (Turizm, Sanat ve Sanatçılar, eğlence sektörü, Kadın ve çocuklar, Dış dünyada ki imajımız) Retro hareketini tamamlayacak. Bu süreç boyunca yukarıda saymış olduğum konular ile ilgili beklenmedik olaylar, skandallar ve haberler duymamız olası.
Bu yıl için aslında hep benzer şeyler söyledik. Sıkışık enerjiler, karmik düğümler, zorlu dönüşümler. Çünkü Zodyak hem Ülkeler bazında hem de Bireysel bazda bize şunu söylemek istiyor; Yanlış yaptığınız, halletmeniz gereken dersler önünüzde, bunları görün ve ona göre hareket etmeye çalışın. Aynı şekilde yapmaya devam ederseniz bu dersler katlanarak büyüyecek, ama halledip ilerlerseniz sonunda zaferle ayrılan yine siz olacaksınız.
Kanaatimce 02 Mart 2020’ye kadar önümüzde çok zorlayıcı ve dönüştürücü süreçler var. Bu tarihten sonra Ana Daşa/Gezegen periyodumuz Güneş olacak ve 6 yıl sürecek. Bu süreye kadar halletmemiz gerekenleri halledersek güzel bir süreç önümüzde, ama ders çıkarmazsak sonrasında da zor günler bizi beklemekte.
Ekim ayında da önümüze gelen dersleri anlayıp, geçmemiz dileğiyle.
Sevgi ve Işık Sizlerle Olsun
Vedik Astroloji Evi
02.10.2018
VEDİK ASTROLOJİ IŞIĞINDA
EYLÜL 2018 TÜRKİYE
Tüm yaz boyunca tutulmalar ve Retro hareketler sebebi ile ülke gündemini hayli zorlayan enerjiler, Eylül ayı itibariyle biraz olsun nefes aldırabilecek.
Yabancı ülkelerle olan iletişimimizi gösteren 7.evinde konaklayan Satürn, uzun zamandır devam ettirdiği Retro hareketi sebebi ile dış ilişkilerimizi hayli sert etkiledi. 6 Eylül itibariyle Retro hareketini sonlandıracak ve biraz olsun enerjilerini yumuşatacak. Biraz diyorum çünkü Satürn ileri harekette olsa da bizim 7.evimizde konakladığı sürece ülkemize dış işlerinde zorlu enerjiler, karmik dersler vermeye devam edecek.
Eylül ayının ülkemiz haritasına en olumlu enerji verecek olan gezegeni ise Venüs olacak. Ay başı itibariyle kendi yönettiği burç olan Terazi burcuna geçişi ile birlikte 5.evimiz de yani turizm, eğlence, sanatsal faaliyetler, dış dünyada ki imajımız konularında ülkemize rahatlatıcı enerjilerini yansıtıyor olacak. Bu birlikteliğe Jüpiter’in de eşlik edecek olması bu enerjilerin daha rahat akmasına sebebiyet verecek. Ayrıca kuruluş anımızda ki Natal/SabitVenüs’ümüzün de üzerinde kavuşumla gerçekleşecek bu yolculuk yeni yılın ilk günlerine kadar devam edecek. Çünkü Venüs 584 gün de bir yaptığı Retrohareketini 6 Ekim-17 Kasım tarihleri arasında Terazi burcunda gerçekleştirecek. Retro sürecinden Ekim ayında bahsedeceğim.
Mars’ın 8.evimizde ki Retro hareketini tamamlamış olması ise henüz zor enerjilerini yansıtmayı bıraktığı anlamına gelmiyor. Belki Retro süreci kadar sıkışmış enerjileri yok, ama Ketu-Mars kavuşumunun dönüştürücü, zorlayıcı, toplumsal olayları, doğal afetleri temsil eden evimizdeki birlikteliği bu ay boyunca devam edecek ve bu konularda dikkatli olmamızı bize sürekli hatırlatacak.
Bir başka zorlayıcı enerjiler yayan Merkür ise, 19 Eylül itibariyle çok iyi çalıştığı ve yöneticisi olduğu Başak burcuna yani bizim ülke haritamızda 4.evimizde ki yolculuğuna başlayacak. 4 ev Ülkeler/Mundane Astrolojisin de toprak bütünlüğü, milliyetçilik duygularımız, konut, ticaret, tarım ve doğal kaynakları temsil eder. Bu yüzden bu konularda ayın 19’undan sonra rahatlatıcı enerjilerini ülkemiz haritasına yansıtacak.
Karmik yöneticiler olan Rahu’nun para evimizde, Ketu’nun ise değişim dönüşümler evimizde ki yolculuğu Eylül ayında da devam edecek ve parasal konularda ki spekülatif hareketlerin devam etmesi olasılığını ülkemize hatırlatacak.
9 Eylül de Vedik Astrolojiye göre Aslan burcunda ve Purva Phalgunitakımyıldızında ki Yeni Ay, ülkemiz haritasında 3.evimizde gerçekleşecek. Olumlu ve ılımlı enerjilere sahip bu takımyıldız 3.ev konularımız olan ulaşım, iletişim, bilgi teknolojileri konularında yeni bir atılımı veya anlaşmayı gerektirebilir ve bu anlaşma yine bu evin temsil ettiği komşu ülkelerle yapılabilir.
25 Eylül de Vedik Astrolojiye göre Balık burcunda ve Uttara Bhadrapadatakımyıldızında ki Dolunay ise ülkemiz haritasında 10.evde gerçekleşecek. Ketu-Mars birlikteliğinin 8.evde yarattığı doğal afetler etkisi ve bu takımyıldızın suyla olan bağlantısı vesilesiyle aşırı yağış ve sel konularında ay sonuna doğru dikkatli ve tedbirli olmamızı gerektiriyor.
Venüs, Jüpiter ve Merkür’ün pozitif enerjileri ışığında geçecek olan Eylül ayının biraz olsun sakinlik ve huzur ortamı getirmesi ve bu olumlu enerjileri ülke olarak değerlendirmemiz dileğiyle, hepinize harika bir Eylül ayı diliyorum.
Sevgi ve Işık Sizlerle Olsun
Vedik Astroloji Evi
03.09.2018
VEDİK ASTROLOJİ IŞIĞINDA
AĞUSTOS 2018 TÜRKİYE
Ağustos ayın da tutulma mevsiminin son halkası olan Güneş Tutulmasına şahitlik ediyor olacağız.
Geçtiğimiz ay tutulma mevsimi başlamış ve önce Güneş, hemen ardından çok kuvvetli bir Ay Tutulması yaşamıştık. Bu tutulmaların etkileri geçen ay ki yazımda da bahsettiğim gibi uzun süreli olacaktır. Bu çok yoğun enerjiler altında geçen zorlu bir aydan sonra Ağustos ayında da tutulma mevsiminin son halkası olan Parçalı Güneş Tutulması yaşıyor olacağız.
11 Ağustos da Vedik Astrolojiye göre Yengeç burcunda gerçekleşecek bu tutulmaya Aslesha Takımyıldızı eşlik edecek. Bu son tutulma ile ilgili ayrıca bir yazı yayınlayacağım için çok ayrıntıya girmek istemiyorum ama şu kadarını söyleyebilirim; Aslesha takımyıldızı eski Hint kaynaklarına göre en sert takımyıldızlardan biridir. Merkür tarafından yönetilen bu yıldız (-ki Merkür ayın 19’una kadar geri hareketine devam edecek) geçmiş karma bağlantılı çalışır. Ülkemiz haritasında ikinci evimizde gerçekleşecek bu tutulma ekonomi, milli servetimiz, kaynaklarımız alanında bize geçmişten gelen bazı süprizler yaşatabilir. Ayrıca ayın 10’u itibariyle Ay’ın Yengeç burcuna geçişi ve tam Güneş Tutulmasında gezegenlerin Kuzey ve Güney Düğümleri yani Rahu ve Ketu aksına sıkışması sebebiyle Kala Sarpa Yoga dediğimiz çok zorlayıcı enerjiler yayan bir gezegen birlikteliği oluşturacak. Vedik Astroloji disiplininde gezegen birliktelikleri dediğimiz “Yoga” sistemi vardır. Yogalar gezegen transitlerinde (geçişleri) ve Daşa dediğimiz gezegen periyotların da aktive olur ve yaydıkları enerjiler etkilidir. (Ayrıntısını Güneş Tutulması yazımda paylaşacağım)
Ülke/Mundane haritamızda Ağustos ayının büyük kısmında Merkürgerilemesinin etkilerini deneyimliyor olacağız. Merkür bizim ülke haritamızda toprak bütünlüğümüz, hava olayları ve toprakla ilgili her türlü konunun yöneticisi konumunda. Bu yüzden gerileme hareketi bitene kadar bu konularda da zorlayıcı etkisini sürdürecek. Ayın 19’u itibariyle Retro hareketini bitirecek olan Merkür, kalan sürede ekonomi, piyasalar ve kaynaklar açısından daha rahat enerjiler yayacak.
Ülkemiz 8.evinde yani Malefik/Zararlı çalışan, dönüştürücü, zorlayıcı, toplumsal olayları, doğal afetleri temsil eden evinde Mars-Ketu birlikteliği devam ediyor ve Mars Retro da. Mars ve Ketu birlikteliği Hint Astrolojisinde zaten başlı başına olumsuz bir enerjidir. Şok edici olayları tetikler. Hiç beklemediğimiz şeylerle yüzleşmemize neden olur. Mars ülkemizin Raşi yani kuruluş anı haritasında 6.ev gibi düşmanları temsil eden bir evin yöneticisi konumunda ve ayın 27’sine kadar da Retro hareketine devam edecek. Doğal olarak yukarıda saymış olduğum etkileri ve negatif enerjilerini bu ay da yansıtması olası.
Ülkemiz haritasında 7.evde ki yolculuğuna devam eden Satürn ise Ağustos ayı boyunca Retro/Geri hareketine devam edecek. 7. Ev; bizim dış ülkelerle olan tüm iletişimimizi göstermekte. Her türlü anlaşmalar, ithalat-ihracat, dış ticaret, dünyadaki saygınlığımız da bu evin konuları kapsamına girmekte.
Ayın 26’sında Vedik Astrolojiye göre Kova burcunda ve Ülke haritamızın 9.evinde gerçekleşecek Dolunay ise tarikatlar ve din ile ilintili bir konuda sürpriz ve şaşırtıcı gelişmelere sahne olabilir. Ülkeler/Mundane haritalarında 9. Ev; her türlü inanç sistemi, din adamları, tarikatlar, hukuk ve adalet konuları ile ilintilidir. Ayrıca; Satürn 9.evin yöneticisi olarak şu an 7.ev de ki transitine devam ediyor. Bu nedenle ortaya çıkacak bu hadisenin yurt dışı bağlantılı ve adalet mekanizmasıyla alakalı bir konuyu tetiklemesi muhtemel.
Bu zorlu enerjiler altında hepinize huzurlu bir Ağustos ayı geçirmeniz dileklerimle.
Sevgi ve Işık Sizlerle Olsun
Vedik Astroloji Evi
01.08.2018
TEMMUZ 2018 TÜRKİYE
Yılın beklenen tutulma mevsimi Temmuz ayıyla birlikte start alıyor.
2018 yılının en zorlayıcı, test edici ve dönüştürücü dönemine adım atıyoruz. Yaz bittiğinde gerçekleşen tüm olayların etkilerini uzun süre deneyimleyeceğiz.
Öncelikle 13 Temmuz da ki Güneş tutulmasına bakalım. Vedik Astrolojiye göre bu parçalı tutulma bizim ülke haritamızın yükselen noktası yani birinci evi olan İkizler burcunda gerçekleşecek ve bu tutulmaya Punarvaşu Takımyıldızı eşlik edecek. Daha önceki yazılarımdan hatırlayacağınız üzere Ülkeler/Mundaneharitalarında birinci ev otoriteyi temsil eder. Dolayısıyla bu tutulma da etkileri uzun süre devam edecek gelişmelere şahitlik edebiliriz. Aynı zamanda toplum olarak bizi de temsil eden birinci ev bu süreçte akıl sağlığımızı korumamız ve dikkatli olmamızı bize işaret ediyor. Tutulmalar aynı zamanda bir tamamlanma'dır, ektiğini biçme zamanlarıdır. Geçtiğimiz ay ülke tarihimizin önemli seçimlerinden birini yaşadık ve bu süreçten bir karar çıktı. Şimdi verilen kararın sonuçlarının gerçekleşeceği bir döneme giriyoruz. Birinci evimizde gerçekleşecek bu tutulmaya tam karşıda geri hareketine devam eden Satürneşlik edecek ki; “Bize ne ektiyseniz onu biçeceksiniz” bakışını atıyor. Ama geri hareketinden dolayı disiplin ve çalışkanlığından ödün veren Satürn bunun hiç de kolay olmayacağını işaret ediyor. Satürn etkisi yurt dışı bağlantılı ilişkileri zaten uzun zamandır gergin bir yay kıvamında tutuyordu. Birde tutulmalar etkisiyle düşünmeden alınacak kararların uzun süreli ve çok ciddi etkilerinin olabileceğine işaret ediyor.
Gelelim bu ayın en önemli gökyüzü olayına. 27 Temmuz da yaşayacağımız Ay tutulması son zamanların en güçlü tutulması olacak. Vedik Astrolojiye göre Oğlak burcunda gerçekleşecek bu tutulmaya Mars ve Ketu eşlik ediyor olacak. Haziran ayının en zorlayıcı enerjisini ayın sonlarına doğru geri hareketine başlayan Mars oluşturmuştu. 28 Ağustos tarihine kadar geri hareketine devam edecek olan Mars, Ketu’nun verdiği enerjilerle birlikte zaten hayli sert bir etki veriyorken birde çok güçlü bir Ay tutulmasının gerçekleşmesi Atom Bombası etkisi yaratabilir. Bu ay ve önümüzde ki yaz boyunca ekonomi, maddi kaynaklarımız ve maddi değerlerimiz açısından bizi sıkı bir teste tabi tutuyor olacak. Ayrıca sekizinci evimizde gerçekleşecek bu tutulma, öncesinde ki Güneştutulması ve hemen Ağustos ayında yaşanacak 3. Tutulma ile beraber bu dönem doğa olayları ve yer hareketleri açısından çok gergin enerjiler yaymakta.
Bu etki yetmiyormuş gibi tam karşıda Yengeç burcuna geçen Merkür bu tutulmayla 26 Temmuz da geri hareketine başlıyor olacak. Ama burada asıl önemli olan Merkür’ün geri hareketinden çok bu hareket sırasında geçeceği derece. Vedik Astroloji disiplininin kendine özgü birçok tekniğinin olduğunu siteyi takip eden okurlar biliyorlar. Bu değerlendirme araçları içerisinde bir durum var ki bu disiplinin en zorlayıcı ve dönüştürücü etkisine sahiptir. Gandanta dediğimiz bu olayı kısa bir şekilde şöyle açıklayabilirim; Gand Sanskritçe de “Düğüm” anlamına gelir, Anta ise “Son” demektir. Gandanta yani son düğüm sadece Ateş ve Su burçları arasında gerçekleşir ve bunun gerçekleşmesi için belli derecelere dokunması gerekir. Vedik Astrolojide Takımyıldızlar açısal olarak 4 çeyreğe bölünür ve bu çeyreklerin her birine “Pada” denir. İşte Merkür geri hareketinde 29 derecede Aslesha Takımyıldızının 4.padasında Gandanta noktasına değecek. Gezegenlerin bu düğümlerde yarattığı etki çok güçlüdür. Eğer ilerlemek istiyorsak bu düğümün etkilerini anlamak ve çözmek zorundayız. Geçmişte yaptığımız yanlışların bizi taşıdığı şimdiki anda bununla yüzleşip sorunları çözmeliyiz, görmezden gelmeniz halinde çok daha ciddi sıkıntılara yol açar. Bizim ülke haritamızda gerçekleşecek Gandanta düğümü, Ekonomi ve maddi kaynaklarımız alanına dokunacak ki; bu konularda bugüne kadar izlenmiş olan politikaların bizi getirdiği yer ve sonuçlarıyla tüm çıplaklığıyla yüzleşeceğiz. Bu dönemde düşünmeden ve ani alınacak kararlar Merkür’ün Retro etkisi ve Gandantadüğümüyle birlikte bizi çok ama çok zor durumlara sokabilir. Bu dönemde kanaatimce hem yurt içi hem de yurt dışı ile alakalı kararlarda “Bin düşünüp, Bir adım atmak” en uygun yaklaşım olacaktır.
Peki, Temmuz ayında gökyüzünde hiç mi pozitif enerji yok? Derseniz, Jüpiter bu konuda bize cevap veriyor olacak. 11 Temmuz itibariyle Jüpiter geri hareketini tamamlayacak ve baskıladığı enerjilerini rahat bırakarak ileri harekette ki yolculuğuna devam edecek.
Temmuz, etkilerinin uzun soluklu olacağı çok önemli bir ay. Zorlu enerjilerin girdabında hareket etmek ve yol bulmak için bize “Bekle, durakla, iyi düşün” diye adeta bağırıyor. Bu nedenle hem ülke (tabi ki Dünya) genelinde hem de kişisel olarak bu dönem, yeni adımlar için yavaşlamamız, beklememiz, plan yapmamız ve koşullarda ki her değişikliğe hazırlıklı olmamız gereken bir dönem. Tam da kalbinizin sesini dinlemeniz ve ona göre hareket etmeniz gereken bir dönem. Yapılmak istenen her şey için yeterli zaman ve yer vardır. Acele etmediğiniz, sağduyulu olduğunuz, dönüşüme ve değişime niyet ettiğiniz ve en önemlisi kalbinizin sesini dinlediğiniz bir ay olması dileğiyle.
Sevgi ve Işık Sizlerle Olsun
Vedik Astroloji Evi
30.06.2018
HAZİRAN 2018 TÜRKİYE
Haziran ayına da Ketu-Mars kavuşumunun kuvvetli etkisiyle başlıyoruz.
Okuyucular hatırlayacaklardır; geçen ayın en önemli gökyüzü olayıydı Ketu-Mars kavuşumu. Ateşli ve öfkeli Mars’ın bilinmeyeni tetikleyen Ketu ile birleşimi hayli zorlayıcı enerjilerin ortaya çıkmasına sebebiyet verdi.
Hangi evde olursa olsun zorlayıcı enerji yayma potansiyeli olan bu kavuşum, birde bizim ülke haritamızda 8.ev gibi bir haritanın en el yakan evinde birleşmesi ülkemiz açısından gergin bir enerji girdabı oluşturmakta.
Geçtiğimiz ay’ın hava olayları ve ekonomik göstergeleri de bunu tescillemekte; ani sağanaklar neticesinde oluşan seller, yıldırım çarpmaları, yumurta büyüklüğünde dolular ve maalesef bunun sonucunda oluşan can kayıpları ve döviz kurlarında ki önlenemeyen yükselişler.
Bu kavuşum elbette sadece doğal afetler ve ekonomik parametreler açısından kendini göstermiyor. Değişim dönüşümler alanı olan 8.ev bu kavuşumun etkisiyle toplumsal ve siyasal hayatı da gergin bir yay kıvamına getiriyor.
Bu ay ülkemiz ve geleceğimizi şekillendirecek bir seçim yaşayacağız. Elbette sakin, huzurlu ve hoşgörülü bir ortam da bu seçimleri atlatmayı istesek de, mevcut enerjiler sağduyulu kalmamızı zorlaştırıyor.
10 Haziranda Merkür’ün 1.evimiz olan ve kendi öz burcu İkizlere geçişine sahne olacak. Aynı zamanda 9 Haziranda Venüs Yengeç burcuna geçecek ve Venüs-Rahu Mars-Ketu birbirlerini karşılıklı olarak ağırlayacaklar.
Bu gergin enerjiler yetmezmiş gibi bir de seçimden hemen sonra 26 Haziranda Mars’ın Retro hareketine başlayacak olması öfkeleri ve sabrın sınırlarını zorlayacak. Bu gergin atmosferde ve kuvvetli dönüşüm etkileriyle zor bir süreç önümüzde durmakta.
Seçim günü yani 24 Haziranda Merkür’ün kendi yönettiği burçta yani bizim birinci evimiz olan İkizler burcuna gelmesi iletişim kanallarının hat safhada açık olmasına imkan verecek ki zaten o gün için bu gayet normal bir durum. Ancak tam karşısında geri hareketine devam eden Satürn mevcut disiplininden uzaklaştığı için iletişim ve ulaşım ağında aksamalar ve sorunlara neden olabilir. 9 Haziranda Venüs’ün Yengeç burcu transiti ile şiddet konularında haberler duyma olasılığımız yüksek.
İç dinamiklerin yanı sıra 7.evimizde konaklamaya devam eden Satürn dış ilişkiler bağlamında da dönüştürücü ama bir o kadar da gergin enerjilerini devam ettirmekte. Finansal açıdan yurt dışından da ülkemiz açısından olumsuz haberler alabilme olasılığımız kuvvetle muhtemel.
Ben bu ay’ın ani ve şok gelişmelere hatta ve hatta sansasyonel haberlere gebe bir ay olduğunu düşünmekteyim. Her ne kadar şok ve sansasyonel gelişmelere açık ve alışık bir ülke olsak da, bu ay şaşırtıcı ve şok edici gelişmeler yaşamamız olası. Bu etki siyasal, toplumsal ve ekonomik olduğu kadar, doğa olayları için de geçerli.
Kuvvetli dönüşüm enerjilerinin özellikle yaz aylarında ve tutulma dönemlerinde tavan yapacağını göz önüne alırsak bu seçimin sakin, sabırlı ve şeffaf bir seçim olmaması durumunda sonrasında bunun yaratacağı toplumsal etkiyi önlemek kolay olmayacaktır.
Sakin, huzurlu ve şeffaf bir seçim geçirmemiz halinde seçim sonrası zor enerjiler taşısa da bu yılı yeni başlangıçlar ve yeni sıçramalar için kullanabileceğiz. Dönüşüm kaçınılmaz, ancak bu dönüşümü hangi yoldan gerçekleştireceğimiz tamamıyla bizim seçimlerimize bağlı. Şunu unutmamak gerekir ki bireysel olarak karmamızda yaptığımız her değişiklik, toplumsal değişiklik olarak karşımıza gelecektir.
Her koşulda ışık ve umut bizlerle. Mavi huylu olmaktan vazgeçmeden, karamsarlığa asla izin vermeden bu süreçten de hep birlikte geçeceğiz. Umutlarınızın filizlendiği bir ay olması dileğiyle.
Sevgi ve Işık Sizlerle Olsun
Vedik Astroloji Evi
01 Haziran 2018
MAYIS 2018 TÜRKİYE
Vedik astroloji de ülkeler haritasına Mundane ismi verilmektedir. Her ülkenin kuruluş tarihi ve zamanına göre tıpkı kişisel haritalarda olduğu gibi bir doğum haritası çıkmaktadır. Vedik astroloji de bu ana haritaya Rasi haritası denir. Sitemi takip edenler Vedik astrolojide ayrıca birçok alt harita olduğunu bilmekteler. Türkiye Cumhuriyeti’nin haritası ise şu şekilde;
29 Ekim 1923 Saat-20:30. Türkiye’nin hem Ay burcu, hem de Yükselen burcu İkizler ve hem Ay nakshatrası (Takımyıldızı), hem de Yükselen nakshatra’sı Aridra takımyıldınızda. Rahu 3.evinde, Mars 4.evinde, Güneş-Merkür-Venüs-Satürn 5.evinde, Jüpiter 6.evinde, Ketu ise 9.evinde yerleşmiş bulunmakta. Bu gezegen yerleşimleri sabit olup, değişmemektedir. Biz bunlara bir haritada ki Natal gezegenler deriz. Tabi burada ayrıntılı bir harita yorumu vermeyeceğim ama okuyucular için bir ön bilgi olmasını istediğim için paylaşmak istedim.
Aylık burç yorumlarında olduğu gibi gezegenlerin transit geçişleri bizleri, kişisel haritalarımızı ve pek tabi ki ülke haritalarını etkilemekte. Mayıs 2018 itibariyle aylık burç yorumlarıma ek olarak ülke haritası yorumlarımı da buradan takip edebilirsiniz.
Gelelim Mayıs 2018 ve Türkiye haritasına;
Burç yorumlarında bahsettiğim gibi Mayıs ayının en büyük gökyüzü olayı Mars’ın Yay burcundan Oğlak burcuna geçişi ve burada Ketu ile yapacağı kavuşum olacak. Bu kavuşum bizim ülke haritamızda 8.evde gerçekleşecek. Mundane/Ülkeler haritalarında 8.ev; doğası gereği hem ülke astrolojisinde hem de kişisel haritalarda büyük değişim ve dönüşümler yaşadığımız, adeta kendimizden yeni bir ben yarattığımız alandır. Ülkeler astrolojisinde 8.ev ayrıca doğal afetler, depremler, yıkım, savaş, çatışma gibi hem doğa olaylarını hem de toplumsal karışıklıkları tetikleme ve başlatma gibi bir özelliğe sahiptir.
Mayıs 2018 burç yorumlarımda bahsettiğim gibi Mars-Ketu kavuşumu zor, sert, ateşli ve belirsiz, beklenilmeyen etkiler verir. Ketu’nun enerjileri Mars’a benzer. Dünyevi değil ruhsal olanı temsil eder. Beklenmedik ve ani olan gelişmeleri tetikler. Mars ise ateşli ve kavgacı bir gezegendir, acelecidir, düşünmeden adım atar ama aynı zamanda cesur ve savaşçıdır.
Mars ve Ketu kavuşumunun deprem, yangın gibi doğa olaylarını tetiklemesi söz konusu. Halihazırda gergin olan siyasi atmosferi de daha da gergin bir noktaya taşıması muhtemel. Kasım 2018’e kadar bu zor etkiler ülke gündemini etkilemeye devam edecek. Bizler gibi otoritenin de sağduyulu ve serinkanlı olması gerekmekte. Aksi halde hem seçimler ve bunun olası sonuçları, hem de ekonomik parametreler işin içinden çıkılamaz bir hal alabilir. Çünkü bu kavuşumun toplumsal olayları tetikleme gibi bir özelliği vardır. Hepimize düşen, olaylara karşı bakış açımızı soğukkanlı tutmak ve dengemizin bozulmasına izin vermemektir.
Bu yetmiyormuş gibi zodyak’ın ağır topu, karmanın efendisi Satürn’ün Retro hareketi 7.evimizde yani dış politika, diğer ülkelerle olan iletişimimiz, ticaretimiz üzerinde ki baskısını sürdürüyor. 15 Mayıs ta ki yeni ay’ın Türkiye’nin 12.evinde Boğa burcunda gerçekleşecek olması finans piyasaları üzerinde ki baskıyı tetikleyebilir. Ayrıca ay sonunda ki dolunay da toplumsal olaylar üzerinde ki baskıyı artırıyor.
Bu durum bir kaos’a benzetilebilir ama unutmamak gerekir ki kaos gibi görünen her şey aslında bir yaratım ve dönüşüm sürecidir. Zaten enerjisel olarak dünyamız kuvvetli bir değişim, dönüşüm ve yaratım sürecinde. Bilinç düzeyinin sıçrama yaptığı bu zamanlarda gizli saklı olan hiçbir şey kalmayacak ki kalmıyor da zaten. Artık otoritelerin “Halkın üzerinde egemen olduğu bir düzen değil, Halkın otoritenin üzerinde egemen olduğu” bir sürece doğru evriliyoruz. Bu evrimsel süreç tüm dünyayı etkilediği gibi tabi ki bizim ülkemizde de kuvvetli dönüşüm enerjisini başlatmış durumda.
Çoğunuzun karamsar bir bakış açısına sahip olduğunu biliyorum. Her şeyin çok kötüye gittiğini, dünyanın artık yaşanmaz bir hale geldiğini düşünüyorsunuz ama biraz geri çekilip büyük resme odaklandığınızda, dünyamızın ilk oluşum anında da eğer uzaydan dünyaya bakma şansınız olsaydı burası yaşanmaz bir halde görünüyordu. Tıpkı bir kaos gibi değil mi? Ama o yaratım süreci müthiş çeşitlilikte bir hayat bahşetti bizlere. O zaman olduğu gibi şimdi de bir yaratım sürecindeyiz. Doğa’ya aykırı yaşadığımızda o kendisini düzeltir. Tüm yaşanan doğa olayları aslında tabiat ananın kendisini düzeltme çabasıdır. Vücudumuzda mikrobik bir durum olduğunda hücrelerimizin savaşmak için vücut ısısını yükseltmesi gibi Dünyamız da durumu düzeltmek için çabalıyor.
Ben esas dönüşümün bilinç düzeylerimizde olduğuna inanıyorum. Titreşim düzeyimiz artıyor, aydınlanma çok yakın, yeni doğan pek çok ışık çocukları büyük bir sıçrama için hazır. Ama biz hazır mıyız?
Sizleri biraz olsun bakış açınızı değiştirmeye çağırıyorum. Hayatımız boyunca bu şekilde baktık ama bir işe yaramadı. Demek ki topluca yeni bir bakış açısına ihtiyacımız var. Nefretin, öfkenin değil, sevginin temsilcisi olmayı deneyin. Şunu bilmelisiniz ki, sevgi enerjisinin düzeltemeyeceği, dönüştüremeyeceği hiçbir şey yok. Size biçilmiş olan rolleri oynamayı bırakın. Bu sahne sizin, kendi oyununuzu yazın ve kendi oyununuzda başrolü kapın. Bu hakkı başkasının vermesini beklerseniz inanın bu şenliği kaçırırsınız.
Kimse size vermeyecek, ta ki siz tüm sorumluluğu üzerinize alana dek!
Sevgi ve Işık sizlerle olsun
Vedik Astroloji Evi